Get Even More Visitors To Your Blog, Upgrade To A Business Listing >>

Ben bir orman yangınının içinden yürüdüm çıktım.

Ayşe Arman, bu haftada ki köşe yazısında,  Burcu Esmersoy’a yer verdi. Benim de yakın takip ettiğim, dünya tatlısı seksi bir kadın. Bence çok dürüst bir kadın, yamuğu yok, yan çizmesi yok. Net ve mert. “Şu aralar da feci âşık!  diyor” Arman,

Bu yazıyı okurken, beni en çok etkileyen bölüm, çocukluğunda çok ağır şeyler yaşadığı bölümü.

Tamda bu aralar, Mark Manson’un Ustalık gerektiren Kafaya takmama sanatı, adlı kitabı okurken Burcu Esmersoy’un bu hayatı şip diye oturdu.

“Bayağı roman olacak bir hikâye… Annemle babam, ben beş yaşındayken ayrılıyor. Babamın gölge ailesi var, o hayatına gidiyor. Annem de bir başkasıyla evleniyor. Ama eşinin ailesi çok muhafazakâr. Daha önce evlenip boşandığını söylemiyor. Sanki iki kızı yokmuş gibi tanıtıyor kendini. Ve biz 12 sene boyunca annemize “Teyze” diyerek büyüyoruz.”

Anneme anne demek yasaktı    

İnanılmaz bir travma! Siz babaanne ve dedeyle mi büyüyorsunuz?

– Evet. Annemizi ara ara görüyoruz, insan yeğenlerini ne kadar sık görebilirse! Annemin annem olduğunu biliyorum ama “Anne” demem yasak. Şimdi sen böyle bir travmadan böyle bir Burcu Esmersoy çıktığını düşün…

Valla tebrik ediyorum, kayıp iki genç kadın olabilirdiniz. Ablan ne oldu?

  • O da gayet başarılı. Garanti Bankası’nda çalışıyor, kendi hayatını kurdu. İkimiz de güçlü kadınlar olduk.

 Anneyi nasıl affettin?

  • Affetmedim ki!

 Anne nerede?

  • İstanbul’da. Baba da İstanbul’da. Görüşmüyorum.

Yangından yürüyüp çıktım

 Annen görüşmek istemedi mi sonra?

  • 17’den sonra tabii ki annelik yapmak istedi de biz kabul etmedik.

 O zaman sen anneden olan kardeşlerinle de hiç görüşmedin…

  • Olur mu? Annemden olan kız kardeşimin okulda velisiydim.

 Onunla görüşüyorsun, anneyle görüşmüyorsun…

  • Evet. O karındaşım, onunla görüşmeme gibi bir şeyim söz konusu olamaz.  O da ikinizin annesi…
  • Fark etmez! Hiç öyle bir duygu yok içimde.

 Özür dilemedi mi?

  • Hayır. Özür mözür dilemedi. Özür dilenecek bir durum olduğunu düşünmüyor herhalde.

 Pek çok şeyi halletmiş duruyorsun ama bu anlattığın inanılmaz bir travma. Terapiye gittin mi hiç?

  • Senin anladığın şekilde terapiye gitmedim ama kendi içimde çalıştım. Danıştığım insanlar da oldu. O yüzden olduğum kadın olmayı seviyorum. Çünkü ben bir orman yangınının içinden yürüdüm çıktım ve bugünkü kadın oldum. Kolay kolay artık bana hiçbir şey koymaz.

Mark Manson,“Büyük Güç Büyük Sorumluluklar Getirir.” Doğru. Ama bu sözün daha iyi bir akış açısı var, ve gerçekten derin bir bakış açısı. Tek yapmanız gereken sözlerin yerini değiştirmek: “Büyük sorumluluklar büyük güç getirir.” “Her şeyi iyi tarafından görmek” gibi bir şey iyi gibi görünse de, gerçek şu ki hayat bazen berbattır ve yapabileceğiniz en sağlıklı şey de bunu kabul etmektir. Negatif duyguları inkâr etmek daha derin ve daha uzun ömürlü negatif duygulara ve duygusal bozukluğa neden olur. Sürekli pozitif olmak hayatın sorunları için geçerli bir çözüm değil, bir inkâr biçimidir. Doğru değerleri seçerseniz, bu sorunlar size zindelik, kuvvet ve şevk verir.”

Kitabın iki satırlık özeti: daha pozitif bir deneyimi arzu etmenin kendisi negatif bir deneyimdir. ve de tam tersine, insanın negatif deneyimini kabul etmesinin kendisi pozitif bir deneyimdir. İşte Burcu Esmersoy, hayatında yaşadığı olumsuzluklara takılmamış, öncelikle onları kabul etmiş ve hayatı için çabalamış.

Bu arada Burcu Esmersoy,14 Mayıs’ta evleniyor! Ayşe Arman hepsini sormuş, Cem Talu da onu Marilyn Monroe olarak fotoğraflamış.



This post first appeared on Kadın Gazetesi Gülüşün Dünyası, please read the originial post: here

Share the post

Ben bir orman yangınının içinden yürüdüm çıktım.

×

Subscribe to Kadın Gazetesi Gülüşün Dünyası

Get updates delivered right to your inbox!

Thank you for your subscription

×