Gerçek, iki zıttın arasında sürekli hareket ederek varolan ve insan diliyle ifadesi imkansız bir niteliktir. Belli boyutlar üzerinde kısıtlanmış bir zihin gerçege ancak yakın kalabilir.
Dolayısıyla, bulanık su birikintilerinin ardına gizleyip kelimelerimizi, değişmekte olanı mutasavvuf bir gelenekle anlatmaya çalışmaktansa, değişmeyeni sonsuz bir süreklilikle tasvir etmek bize yeğdir.
Zamanı terkisine alip kalemimizin, kareli defterlerimize farklı renklerde çizdiğimiz heceler, kendimizin genel geçer bir ifadesinden başka bir şey değildir.
Dolayısıyla, bulanık su birikintilerinin ardına gizleyip kelimelerimizi, değişmekte olanı mutasavvuf bir gelenekle anlatmaya çalışmaktansa, değişmeyeni sonsuz bir süreklilikle tasvir etmek bize yeğdir.
Related Articles
Zamanı terkisine alip kalemimizin, kareli defterlerimize farklı renklerde çizdiğimiz heceler, kendimizin genel geçer bir ifadesinden başka bir şey değildir.