Get Even More Visitors To Your Blog, Upgrade To A Business Listing >>

Kaçınılmaz Sonuç

Genç yaşlarda edindiğimiz platonik yenilgilerden Daha yüce bir erdeme boyun eğmek için “filozof” olmaya karar verdik bir çoğumuz. Eksiklerini ve hatalarını içinde yaşadığımız sistemin yüzüne vurmak, bizi reddetmiş olanlara kim olduğumuzu göstermekten daha kaydadeğer bir motivasyona gerek görmeden, Tolstoy’un “Savaş ve Barış”ını erkenden devirip, diyalektiğin temel ilkelerine gözü kapalı dalıverdik.

Kişiliğimizin belli bir ölçüde belirlenmesinde çok önemli bir yere sahip olan bu reddedilmişliği yıllarca sindiremedik. Nedenleri ve sonuçlarıyla kavradığımız her varsayım, bizi içinde yaşadığımız toplumdan biraz daha uzak kıldı. Bize dayatılmış olan kimliğe yeni sıfatlar eklendi. Obsesif, asosyal, grup ilişkilerinde başarısız ve hatta nevrotik Olarak nitelendirildik.

Her ne kadar insanlar arasında, dış koşullar tarafından belirlenmiş niteliklere göre ayrım yapılmaması gerektiği fikrinden yola cıktıysak da, kişilerin kendi nitelikleri üzerinde yapabilecekleri değişikliklerin sınırlılığının da farkında olarak, içinde yaşanılan sistemin yarattığı koşullar doğrultusunda zamanla diğerlerinden daha üstün olduğumuzu farklılığımızın kaçınılmaz bir sonucu olarak görmeliyiz.



This post first appeared on The Abyss, please read the originial post: here

Share the post

Kaçınılmaz Sonuç

×

Subscribe to The Abyss

Get updates delivered right to your inbox!

Thank you for your subscription

×