Günümüzde İngilizce bir dünya dilidir. Bu dili evrensel yapan ise, dünya üzerinde milyonlarca insanın ana dili olmasının yanı sıra, eğitimde de tercih edilen ilk ve ikinci dil olmasıdır. Bir diğer deyişle, İngilizce dili bu yüzyılın bir iletişim aracıdır. Eğer İngilizce biliyorsanız dünyanın bir ucundan diğer ucuna ulaşabilir, E-Ticaretin yanı sıra birçok sektörde çalışabilir ve çağımızın en büyük icatlarından biri olan İnternet aracılığıyla meslek kariyerinizi geliştirebilirsiniz. Tabii bunları diğer dilleri konuşarak da yapabilirsiniz. Ancak İngilizce dili, çok daha büyük ve hızlı adımlar atmanızı sağlayacaktır. Peki, bunu nasıl başaracaksınız? İyi bir İngilizce eğitimi ilk ve en önemli adım olabilir. Bu arada İngilizce dili hakkında bilgilerinizi tazeleyebilir ve aşağıdaki makaleye de göz atabilirsiniz.

Bu makaleye aşağıdaki iki cümleyi okuyarak başlamanızı istiyoruz.

Tommy ate the pizza.

It was Tommy who ate the pizza.

Size göre, yukarıdaki iki cümle aynı anlama mı geliyor? Yoksa anlamları birbirlerinden farklı mı?

Ne düşünüyorsunuz?

Şöyle cevap verelim: Birinci cümle, “Tommy ate the pizza”, basit bir eylemi bildiriyor. Cümleyi söyleyen kişi, herhangi bir şeyi vurgulamıyor.

“It was Tommy who ate the pizza” cümlesinde ise, konuşmacı eylemi yapan kişiyi, yani Tommy’yi özellikle vurguluyor. Öyleyse ikinci cümlenin bir tür Cleft Sentence (ayrık cümle) örneği olduğunu söyleyebiliriz.

Cleft sentences (ayrık cümleler), “it” veya “it was” ile başlar ve ardından vurgulanan kelime ya da ifade gelir. Bunu da who/that ile başlayan relative clause takip eder.

It is / It was + focused words + relative clause

Cleft sentence yapılar, bir cümlede konuşmacının vurgulama yapmak için kullandığı yöntemlerden biridir. Şimdi bu yapı hakkında biraz bilgi verelim.

What is a cleft sentence?

“Cleft” kelime olarak, “kısmen bölünmüş” ya da “bölünmüş” anlamına gelir. Ayrık cümleler, bir şeyi vurgulamak için iki bölüme ayrılmıştır.

Cleft sentence yapısındaki cümleleri yeni ya da önemli bir bilginin altını çizmek için kullanırız ki, dinleyici de zaten bunu biliyordur. Cleft sentence’lar özellikle yazarken kullanışlıdır, çünkü kelimeleri yazarken herhangi bir ses çıkartıp, vurguyu göstermemiz mümkün değildir. Bunu ancak cleft sentence yapısını kullanarak yapabiliriz.

Bununla birlikte cleft türleri, konuşma dilinde oldukça yaygındır.

Örneğin, pizza partisine geç kaldığınızı varsayalım. Arkadaşınıza sizin için iki parça pizza ayırmasını söylediniz ama partiye vardığınızda, bütün pizzalar bitmişti… Ve size ayrılan pizzaları kimin yediğini tahmin ediyorsunuz:

-Claudia ate the pizza, didn’t she? She loves pizza.

-No. It was Tommy who ate the pizza. He came late, too, and didn’t know I was saving it for you.

Yukarıdaki örnek cümlede, arkadaşınızda bir cleft sentence kullandı. Böylece pizzaları yiyen kişinin Claudia değil, Tommy olduğunu öğrenmiş olduk.

İyi bir İngilizce kursu, hafızanızdaki gramer bilgilerinizi de kullanmanıza yardımcı olacaktır.