Kişisel verilerimiz, kimliğimizin ve özel hayatımızın bir parçasıdır. Bu veriler, ismimiz, adresimiz, telefon numaramız, doğum tarihimiz, cinsiyetimiz, e-posta adresimiz, sosyal medya hesaplarımız ve daha birçok kişisel bilgiyi içerebilir. Bu veriler, her geçen gün internet üzerinden daha fazla paylaşılıyor ve toplanıyor. Ancak, bu verilerin gizliliği ve güvenliği, günümüzde giderek daha önemli hale geliyor.

Kişisel verilerimizin korunması neden bu kadar önemli?

Bunun birkaç nedeni var. İlk olarak, kişisel verilerimiz, kimlik hırsızlığına karşı korunmalıdır. Bu tür suçlular, kişisel bilgilerimizi kullanarak yeni kredi kartları açabilir, banka hesaplarımızı ele geçirebilir ve bizi finansal olarak zarara uğratabilir. Ayrıca, kişisel bilgilerimiz, dolandırıcılık, spam e-postaları, reklam amaçlı mesajlar ve diğer türlerde istenmeyen iletiler gibi çeşitli internet suçlarının hedefi olabilir.

İkinci olarak, kişisel verilerimiz, işverenler, sigorta şirketleri ve diğer kuruluşlar tarafından toplanabilir ve kullanılabilir. Bu kuruluşlar, kişisel verilerimizi, çalışanların performansını değerlendirmek, sigorta taleplerini onaylamak ve kredi puanlarını belirlemek için kullanabilirler. Ancak, kişisel verilerimizin yanlış kullanımı veya kötüye kullanımı riski her zaman söz konusudur, bu durumda son derece olumsuz sonuçlarla karşılaşabiliriz.

Üçüncü olarak, kişisel verilerimiz, hükümetler ve istihbarat kurumları tarafından da kullanılabilir. Bu tür kurumlar, terörizm, casusluk ve diğer tehditlere karşı mücadele etmek için, geniş kapsamlı izleme programları yürütebilirler. Ancak, bu programlar her ne kadar topluma ve bireylere hizmet ediyor gibi görünseler de, kişisel gizliliğimizi ve özgürlüğümüzü tehdit edebilecek biçimde yorumlanabilirler. Tarihte bunun pek çok örneği yaşanmıştır.

Kişisel verilerimizi korumak için ne yapabiliriz?

Kişisel verilerimizin korunması gerekliliği özellikle internet çağında giderek daha da önemli hale gelmiştir. Kişisel verilerimizi korumak için, kısaca aşağıdaki adımları takip edebiliriz:

1. Güçlü şifreler kullanmak: Şifrelerimizin güçlü olması, hesaplarımızı korumak için önemlidir. Şifrelerimizin 8-12 karakter uzunluğunda, büyük/küçük harf, sayı ve özel karakter içermesi gerekir.
2. İki faktörlü kimlik doğrulama kullanmak: İki faktörlü kimlik doğrulama, hesabımıza giriş yapmak için bir şifre ve bir doğrulama kodu gerektirir. Bu, hesabımızın daha güvende olmasını sağlar.
3. Güncel yazılım ve anti-virüs programları kullanmak: Bilgisayarımızda güncel bir anti-virüs programı ve yazılım güncellemeleri kullanmak, kötü amaçlı yazılımların bilgisayarımıza erişmesini engeller.
4. İnternet kullanımımızı sınırlamak: İnternet üzerindeki kişisel verilerimiz, sosyal medya, e-posta veya diğer hesaplarımız aracılığıyla toplanabilir. İnternet kullanımımızı sınırlamak, kişisel verilerimizin güvenliğini artırabilir.
5. Sosyal medya hesaplarımızı özenli bir şekilde kullanmak: Sosyal medya hesaplarımızdaki paylaşımlarımız, kişisel bilgilerimizi içerebilir. Bu nedenle, sosyal medya hesaplarımızı özenli bir şekilde kullanmalı ve paylaşımlarımızı sınırlandırmalıyız.
6. Kişisel verilerimizin toplanması ve kullanımı hakkında bilgi edinmek: İnternet kullanımı ve kişisel verilerin toplanması hakkında daha fazla bilgi edinmek, kişisel verilerimizi korumak için önemlidir. Bu nedenle, çevrimiçi gizlilik politikalarını okumalı ve kişisel verilerimizin nasıl kullanıldığı hakkında daha fazla bilgi edinmeliyiz.

Sonuç olarak, kişisel verilerimiz, kimliğimizin ve özel hayatımızın bir parçasıdır. Kişisel verilerimizin korunması, kimlik hırsızlığı, kötü amaçlı yazılımlar, istenmeyen e-postalar ve diğer çevrimiçi tehditlere karşı korunmamıza yardımcı olabilir. Yukarıdaki adımları takip ederek, kişisel verilerimizi daha güvenli hale getirebiliriz.

Kişisel Bilgilerim Çalındı, Ne Yapmalıyım?

Kişisel bilgilerinizin çalınması durumunda yapabileceğiniz bazı adımlar şunlardır:

1. İlk olarak, mümkün olan en kısa sürede banka hesaplarınızı ve kredi kartlarınızı kontrol edin. Şüpheli işlemler veya harcamalar varsa, bankanıza veya kredi kartı şirketinize hemen bildirin.
2. Şifrelerinizi değiştirin. Çalınan bilgilerinizin arasında şifreleriniz varsa, derhal şifrelerinizi değiştirin.
3. Hesaplarınızda iki faktörlü kimlik doğrulama kullanın. İki faktörlü kimlik doğrulama, hesabınıza giriş yapmak için sadece şifrenizin değil, aynı zamanda başka bir doğrulama yönteminin kullanılmasını gerektirir. Bu, hesaplarınızı daha güvenli hale getirir.
4. İlgili hükümet kurumlarına veya polise bilgi verin. Bilgilerinizin nasıl çalındığını ve hangi bilgilerin çalındığını belirlemek için bir soruşturma başlatılabilir.
5. Kimlik hırsızlığına karşı korunmak için kredi raporunuzu düzenli olarak kontrol edin. Kredi raporunuzda herhangi bir anormal aktivite varsa, hemen bildirin.
6. İnternet sitelerindeki hesaplarınızda e-posta adresinizi ve şifrenizi değiştirin. Hesaplarınızda aynı şifreleri kullanmayın.
7. Çalınan bilgilerin türüne ve çalınma yöntemine bağlı olarak, bir kimlik hırsızlığı koruma hizmeti düşünün. Günümüzde AVG ve Kaspersky gibi pek çok internet güvenliği yazılımı bu tür hizmetler sağlamaktadır.

Bu adımları izlemek, çalınan bilgilerinizin etkilerini en aza indirmeye yardımcı olabilir ve kimlik hırsızlığına karşı korunmanıza yardımcı olabilir.

KKVK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) Nedir?

KKVK, yani “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu” Türkiye’de 2016 yılında kabul edilmiştir. Kişisel verilerin işlenmesi, korunması ve kullanımına ilişkin kuralları belirler. KKVK, kişisel verilerin toplanması, işlenmesi, saklanması, paylaşımı ve silinmesi süreçlerinde şirketlerin ve kurumların uyacakları kuralları düzenler. Bu kanunun amacı, kişisel verilerin korunması ve güvenliğinin sağlanmasıdır.

Bu kanuna göre, kişisel veri; kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. Bu bilgiler; isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, kimlik numarası, vergi numarası, sağlık bilgileri, finansal bilgiler, fotoğraf, video, IP adresi ve diğer bilgileri kapsar.

KKVK, kişisel verilerin toplanması, işlenmesi ve saklanması ile ilgili belirli şartlar getirir. Örneğin, kişisel verilerin toplanması için bireylerin rızası gereklidir. Kişisel verilerin işlenmesi sırasında ise bu verilerin doğru, güncel ve ihtiyaç duyulan amaçla sınırlı olarak kullanılması zorunludur.

Ayrıca KKVK, kişisel verilerin işlenmesi sırasında güvenliğin sağlanmasına da önem verir. Bu kapsamda, kişisel verilerin yetkisiz erişim, değiştirme, yayılma, silme ve yok etme risklerine karşı korunması gerekmektedir. Şirketler, bu riskleri minimize etmek için gerekli teknik ve organizasyonel önlemleri almakla yükümlüdür.

KKVK’nın bir diğer önemli yönü, bireylerin kişisel verilerini kontrol etme ve koruma hakkını korumasıdır. Bu kapsamda, bireyler, kişisel verilerinin hangi amaçla işlendiğini öğrenme, bu verilerin güncellenmesi veya silinmesi gibi haklara sahiptir.

Sonuç olarak, KKVK, kişisel verilerin korunması için önemli bir kanundur ve bireylerin kişisel verilerinin güvenliğini sağlamak için belirli sorumlulukları vardır. Bu kapsamda, bireylerin kişisel verilerini korumak için güçlü şifreler kullanmak, kişisel verilerini güvende tutan yazılımlar kullanmak, internet bağlantılarını şifreli olarak kullanmak gibi basit adımlar atabilecekleri gibi, şirketlerin de kişisel verileri güvence altına almak için teknik ve organizasyonel önlemleri almaları gerekmektedir.

Kişisel Bilgileri Yaymak Suç mudur? Cezası Nedir?

Evet, kişisel bilgileri yayma suçtur ve birçok ülkede yasal düzenlemelerle korunmaktadır. Bu tür bir suç, genellikle “kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi, işlenmesi veya kullanılması” şeklinde tanımlanır.

Cezası ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Örneğin, Avrupa Birliği’nde GDPR (Genel Veri Koruma Yönetmeliği) gereği, kişisel verilerin hukuka aykırı işlenmesi, özellikle de verilerin ifşa edilmesi, 20 milyon euro veya yıllık küresel gelirin %4’ü kadar para cezasına neden olabilir.

Birçok ülkede, kişisel bilgilerin yayılması, halkı tehlikeye sokmak veya bir kişinin itibarını zedelemek gibi ek suçlarla bağlantılı olarak cezalandırılabilir. Suçun ağırlığına, suçun yapıldığı ülkeye ve yayınlanan bilgilerin doğasına bağlı olarak cezalar, para cezasından hapis cezasına kadar değişebilir.

Bu nedenle, kişisel bilgilerinizi korumak ve diğerlerinin bilgilerini paylaşmaktan kaçınmak, ciddi yasal sonuçlardan kaçınmak için son derece önemlidir.

Türkiye’de kişisel verileri Koruma Kanununa Muhalefet cezaları, kanunun 18. maddesi uyarınca belirlenir. Buna göre, kişisel verileri koruma kanununa muhalefet cezaları şunları içerebilir:

• Para cezası: Kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenlere, 2021 yılı itibarıyla 23.132 TL ile 4.626.470 TL arasında değişen idari para cezası verilebilir. Para cezası, ihlalin niteliği, süresi ve etkilerine göre belirlenir.
• Veri işleme faaliyetlerinin durdurulması: KVKK, kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenleri, veri işleme faaliyetlerinin durdurulmasına karar verebilir.
• Kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hale getirilmesi: KVKK, kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenleri, veri işleme faaliyetlerinde kullanılan kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hale getirilmesine karar verebilir.
• Suç duyurusunda bulunma: KVKK, kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenleri ilgili mercilere suç duyurusunda bulunabilir.
• Diğer yaptırımlar: KVKK, kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenlere diğer yaptırımlar da uygulayabilir.

Kişisel verileri koruma kanununa muhalefet edenler, yukarıda belirtilen yaptırımların yanı sıra itibar kaybı ve müşteri kaybı gibi diğer olumsuz sonuçlarla da karşı karşıya kalabilirler.

Kişisel Bilgilerimin Kimler Tarafından Sızdırıldığını veya Satıldığını Öğrenebilir miyim?

Kişisel bilgilerinizin kim tarafından sızdırıldığını veya satıldığını doğrudan öğrenmeniz mümkün olmayabilir. Bu tür bilgilerinizi bir şekilde ele geçiren, elinde bulunduran kurum veya şirketlerin, sizinle paylaşma yükümlülükleri yoktur.

Ancak bazı durumlarda, kişisel bilgilerinizin sızdırıldığı veya satıldığına dair belirtiler anlaşılabilir. Örneğin banka hesaplarınızda veya kredi kartlarınızda tanımadığınız işlemler görüyorsanız, bu kişisel bilgilerinizin başka biri tarafından kötüye kullanıldığını gösteriyor olabilir. Bunun yanı sıra, phishing gibi siber saldırılar yoluyla veya kimliğinizi kullanarak açılan hesaplar da bu tür bir ihlalin işaretleri olabilir.

Bir kişisel bilgi ihlali gerçekleştiğinde, ihlalin gerçekleştiği şirket veya kuruluşun, ihlal hakkında size bilgi verme yükümlülüğü vardır. Bu nedenle, kişisel bilgilerinizin ihlal edildiğinden şüpheleniyorsanız, ilgili şirket veya kuruluşla iletişime geçerek durum hakkında bilgi talep edebilirsiniz.

Ayrıca, Kişisel Verileri Koruma Kurumu’na (KVKK) da şikayet veya ihlal başvurusunda bulunabilirsiniz. KVKK şikayetlerinizi inceleyerek, ilgili kurum veya şirketlerin kişisel verilerinizi koruma yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini kontrol eder.

Sonuç olarak, “Senin benim bilgilerimizi ne yapsın adamlar” türü söylemlere kulak asmayın. Kişisel bilgileriniz önemlidir. Aksini düşünerek hareket etmeniz halinde yaşamınızı veya yaşam kalitenizi son derece olumsuz etkileyecek sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.