Hapşırmak irademiz dışında gerçekleşen bir dürtüdür.  Burundan ve ağızdan aynı anda ani ve hızlı bir şekilde nefes verilmesidir.

Hapşırık burun kanallarının rahatlaması için vücut tarafından geliştirilen bir savunma mekanizmasıdır.

Burnumuzdaki kılcal damarlar ,mukozanın içerdiği ufak uzantılar ve ince kıllar sayesinde aldığımız nefes ısıtılır ve küçük partiküllerden arındırılır. Bu partiküller mukoza uzantılarını rahatsız edecek düzeyde olduğunda hapşırma gelişir.

Mukozayı rahatsız eden partikül toz ya da polen olabileceği gibi parfüm ya da herhangi bir kimyasal içerik solunması da olabilir. Bazı kişilerde güneşe çıkmak da hapşırmaya sebep olabilir. Bu hissin genetik olduğu düşünülmektedir.

Hapşırma sırasında yüzdeki, göğüsteki ve karındaki pek çok kas aynı anda çalışmakta ve kasılmaktadır. Pek çok kasın istemsiz hareketi oluşan hapşırığın durdurulması çoğunlukla mümkün olmamaktadır.

Hapşırık isteğini baskılayabilmek ve hapşırığı durdurmak için kaslar ve kılcal damarlarda oldukça yüksek bir basınç oluşturulması gereklidir ve bu da zararlıdır.

Hapşırık ile etrafa tükürük ve partiküller saçılmaktadır. Yayılan mikroorganizmalar ellerle yayılan kadar çok olmamakla birlikte nemli ortam sayesinde çok daha bulaşıcıdır. Bu yüzden hapşırırken bir mendil ile etrafa yayılmayı önlemekte fayda vardır.

Hapşırık sırasında etrafa saçılan tükürük ve partiküller oluşabilecek kokunun da sebebidir. Esasında hapşırma kokulu bir refleks değildir. Ancak kötü ağız hijyeni, sinüzit, mide rahatsızlıkları gibi genel ağız kokusuna sebep olan faktörler hapşırık kokusunun da temelini oluşturur.

Gece ağızları açık uyuyanlarda, horlayanlarda daha sık görülmektedir. Ağız hijyeni de kötü olduğunda 2-3 gün boyunca bütün hapşırıklarda koku oluşumu devam edebilmektedir.

Gece yatmadan önce ve sabah kalkıldığında dişlerin , dilin ve damağın fırçalanması, kokunun oluşmasını önlemede faydalı olacaktır.

Günde en az 2 kere diş fırçalanmasına, en az 1 kere diş ipi kullanılmasına, diş fırçalama sırasında dil yanak ve damaklar da temizlenmesine rağmen geçmeyen bir koku varlığında, öncelikle dişlerde çürükler, diş eti rahatsızlıkları, uyumsuz dolgu ve protezler kontrol edilir. Ağız içinde koku yapacak şeyler giderildikten sonra hala devam eden bir ağız kokusu varsa mide rahatsızları, sinüzit gibi sistemik rahatsızlıklar kontrol edilmelidir.