GEZMEYE, GÖRMEYE VE PAYLAŞMAYA...
18 Ocak 2014'de beni blog yazmaya iten ilk şey Austin Kleon'un "Bir Sanatçı Gibi Araklayın" kitabının maddelerinden biriydi. Kitaptaki önerilerden biri olan 'Ne okumak istiyorsan onu yaz' blog yolculuğuna başlamamı sağladı. O ana kadar sergilerin kişisel hislerle yazıldığı blog ile karşılaşmayarak bu yola koyulmuştum ve o günden bugüne aşağıdaki şeyleri kazandım.
2 YIL İÇERİSİNDE
- 70 Sergi gezdim , 70'den çok Daha fazla sanatçının 4000'den fazla eserlerini görmüş oldum.
- 9 Sanat kitabı okudum bu 2 yıl içerisinde bazıları İngilizce'ydi ve okumak biraz zaman aldı.
- 13 gezi yazısı yazdım. Cape Town, Los Angeles,İstanbul sanat rotalarına değindim.
- Blog sayesinde ORIGINEL Magazine'de Sanat yazarı oldum. 22 sayıdır yazıyorum.
- Özel basım katalog,anı gibi harika hediyelerim oldu. Çalışmalarını hediye eden sanatçılar hayatım boyunca kalbimde heyecanla kalacaklar.
- Ön gösterimler, basın davetleri, özel gösterimlere katılma şansım oldu.
- Daha çok okudum, daha çok paylaştım, paylaşabilmek için daha çok gezdim. Yaş aldıkça içimin kurumadığını fark ettim.
- Sanat eleştirmenliğinden çok daha farklı olan sanat yazımı dersleri ile NODE Center Berlin'den An Paenhuysen ile harika bir arkadaşlığım oldu ve kısada sürse bir eğitim almış oldum.
- THEMAGGER sosyal medyada diğer ailem gibi oldu.
- 2 yıl içerisinde sadece bloggerda 45.000 Ziyaretçiye ulaştım.
Tabi kötümser yanları da var sanat blogu yazmanın. Hiçbir zaman moda, kozmetik, dekorasyon blogları kadar çok okunmuyor ve fazla kitleye ulaşmıyor ve buna rağmen doğu illerimizden, farklı şehirlerden gelen her email için ayrıca teşekkür ederim. Maalesef sanat sadece 1 şehire İstanbul'a öbeklenmiş durumda ülkemizde ama blogum sayesinde sergileri gezdiğini belirten herkese çok teşekkürler. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar 2016 ilerledikçe daha çok gezmek ve paylaşmak dileğiyle.
Ahmet Rüstem
